8 Mayıs 2013 Çarşamba

NBŞ

NBŞ NBŞ 'nişasta bazlı şeker' demekmiş! Yani mısır nişastasından üretilen şeker.. Türkiye'nin mısır üretimi, Cargill ve diğer beş şirketin hammade ihtiyacını karşılamaz. Zorunlu olarak mısır ithal edilir.. İthal mısırlar, genelde GDO'ludur. Genetiği değiştirilmiştir. GDO'lu diye anılan, genetiği değiştirilmiş organizmalar,insan sağlığı için kısa ve uzun vadeli riskler taşımaktadır. Kamuoyunun ve bilim çevrelerinin genel kanısı budur. GDO'lu ürünlerin üzerine etiket konulması, tüketicinin uyarılması istenir yıllardır. Etiket işi başarılamadı.GDO'lu ürünleri üreten, dağıtan, ürünlerinde kullanan firmalar; mali, sosyal ve siyaseten güçlüdürler. Tekel, kartel oluşturmuşlar.. Siyasetin, yargının ve yerel, ulusal karar mercilerinin üstünde baskıları vardır. Yasaların bile kendi lehlerine çıkarılmasında etkilidirler..Yakınlarda Monsanto Yasası diye gayri resmi adlandırılan yasa değişikliğini, Başkan Obama onayladı. Yasa değişikliği Monsanto şirketinin lehine çıkmıştı! Kamuoyunun, tüketicilerin baskısına ve uyarısına rağmen Obama onadı değişikliği! ABD'de çevreye ve insan sağlığına zararlı ürünlerin; GDO lu ürünlerin; ekimi, ticareti, kullanımı Fedaral Mahkeme veya Yerel Mahkemelerce durdurulabilirdi. Artık durdurulamaycak. Mahkeme kararına karşı Tarım Bakanı geçici izin verecek! . Yasa değişikliği, işleyişi tersine çevirmiştir. Araştırma süresince üretim, dağıtım, kullanım sürecektir! Tüketiciler denek olarak kullanılmış olacaktır! Varın! Gücü görün! Cargill hakkında alınmış mahkeme kararları uygulanabildi mi? Hayır! Cargill tarimsal alanda kuruluydu. İznik gölünün kıyısındaydı. Devlet yasa çıkardı! Metre kare başına üç beş kuruş ödemekle, tarım alanındaki sanayi kuruluşlarına meşuriyet kazandırdı! Cargill'de sıkıntısından sıyrıldı!.. Vaktiyle, ABD Başkanı, Başbakan'dan yardımcı olunmasını istemişti! Devrin başbakanı isteği hemen yerine getirmişti. Şeker Yasası, pancan kökenli şeker üretimini yeğlerdi! Değiştirdiler! Pancar dışında, örneğin mısır nişastasından şeker üretmeye, NBŞ'ye kota tanıdılar!. Şimdilerde %10 civarında olan kotanın, Şeker Yasası değiştirilerek % 15'e çıkarılması öngörülüyor. Tasarı Meclis'de. Hükümete % 50'ye varan kota artış yetkisi tanıyor! Ayrıca NBŞ üreten firmalara, birbirinin eksik kotasını kullanma olanağı da sağlanıyor... Öte yandan şeker fabrikalarının özelleştirilmesi, T.C'nin şeker piyasasında çekilmesi de öngörülüyor. 'Şeker Piyasası Düzenleme ve Denetleme Kurulu' oluşturulacakmış ve kurul devreye girecekmiş!.. Fransa Avrupa'nın en büyük şeker üreticisidir. Şekeri pancardan üretir. Şeker üretimi devlet tekelidir. Pancar şekeri alanındaki çiftçilerin, işçilerin kazancı yerinde olduğundan, şehre göç yoktur. Köylerini, kasabalarını, iş alanlarını terk etmezler. Pancar ekiminin sosyal bir işlevi de vardır. Pancar ekilen tarlalar, kendini yeniler ve verimi sürekli artarmış.. Fransa'da NBŞ kotası yoktur! Almanya ve komşularında kota % 2.5'dur. Tasarıya göre nişasta şekeri, NBŞ, gıda üretimi dışında kullanılacakmış! Nasıl denetleyecekler bunu? Nasıl önleyecekler? Şimdiden yüzlerce gıda maddesinin hammaddesi olmuştur! Üretici bu yağlı kuyruktan vazgeçer mi? 6 TL ye baklava satılıyor! Artan kanser vak'alarında GDO'lu besinlerin payı nedir? NBŞ'li şekerden üretilmiş gıdaların, GDO'lu hayvan yemlerinin üzerine niçin etiket konulması ertelenir? Uluslararası tekele sahip şirketlerin, kartellerin bu sonuca varılmasında etkisi nedir? Monsanto şirketini kollayan yasa değişikliğini Obama'nın imzalamasına “..Obama kendi imzasıyla Monsanto'ya Federal Mahkeme kararlarına karşı dokunulmazlık kazandırdı!” demişti ABD kamuoyu! GDO'lu olduğu, sağlığa zararlı olduğu bilinen bir ürün için verilecek; durdurma kararları, araştırma süresince engel oluşturmayacak. Tarım Bakanı üreticiyes 'geçici üretim izni' verecektir!. Monsanto ve bağlı şirketler dünyadaki GDO'lu tohum, ekim ve ürünlerin %91'ini denetler. Böcek öldürücüleri, DDT'yi, ot öldürücüleri vb bu şirketler üretir ve dünyaya pazarlar.Suyu, toprağı, ürünü, yemi, yemi yiyen hayvanları vb zehirler. Beslenme zinciriyle zararları artarak yayılır. Üremeyi, gelişmeyi olumsuz etkiler! Ölü doğumlar, sakat doğumları, kanser vakaları artar! Piyasada 'tüp bebek' firması patlaması var. Böbrekler birden bire iş göremez oldu! Diyaliz firmaları çoğaldı. Diyabetliler, şeker hastalığı, allerjiler vb arttı! Raslantı mı bunlar? Vietnam şavaşında, 1961/1971 arasında, Vietkong gerillaları içinde saklanıyor diye ormanı zehirlediler. 76 milyon litre yaprak dökücü ilaç serptiler! ABD bu firmalardan satın aldı bu kimyasalları! Ormanların % 20'sini yok ettiler! Dört buçuk milyon insan kimyasallardan zehirlendi. Ölenler öldü, kanser vakaları arttı, ölü doğumlar, sakat doğumlar, kısırlık aldı yürüdü! Yani bu şirketler ve ABD insanlık suçu işlediler! Bugün ABD kendi halkına acımadı! Yasayı onayladı.. Bize mi acıyacak? Uluslararası paragöz şirketlerin Türkiye'deki eylemine dur denilmelidir. Bunlara izin verenler, çanak tutanlar, göz yumanlar da insanlık suçu işliyorlar! Uyarılmalı!.. Engellenmeli! Özel mahkemelerinde yargılanmalı! Onca yolsuzluğun, onca baskının altında bunlar da saklanıyor!.. Sağlıcakla kalın... Hasip ÖZTÜRK *Hasip ÖZTÜRK, Türkiye/Bursa *

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder