17 Mayıs 2017 Çarşamba

ATATÜRK'E SÖVENLER


Vaktiyle okuduğum bir araştrmacı, Osmanlı'nın en büyük siyasi partisinin tarikatler
olduğunu yazmıştı.
Cumhuriyet'i kurunca, tarikatleri, dergahları, zaviyeleri vb. yasakladık!
İş bitmiş miydi? Hayır yer altına çekilmişlerdi.
Şehirlerde, evlerde, konaklarda, kasabalarda, köylerde gizlice varlıklarını sürdürdüler.
Dışarıda ,Cumhuriyet dünyasına, eğitimine ve yaşamına karşılık; buralarda ikinci bir yaşam,
ikinci bir eğitim sürdü geldi. 1962 yılında İç Anadolu'da bir köyde sınıf öğretmenliğim sırasında bu gerçekle yüzyüze geldim.

Gayri resmi okulları vardı. Onlar okul demiyorlardı, 'medrese' diyorlardı. Oradan icazet aldıktan sonra El Ezher'e filan gidiyorlardı. Oradan çıkıp gelenler allame sayılıyordu..
Osmanlı'nın en büyük siyasi partisi 'tarikatlerdir' tesbitini unutmadım. İmam Hatip Liseleri CHP döneminde kurulmuştu. Dikkat ederseniz hep sağ partiler sayısını ve öğrencileri artırmaya çalıştılar. Bunların istihdam yerini düşünmeden sayılarını şişirdiler. Yani 'Tarikat- Cumhuriyet' çekişmesinde karşı atak olarak kullanıldılar. 

Demem o ki, Cumhuriyet dünyasının dışında ve karşısında başka bir yaşam biçimi, düşünce dünyası vardır. Onların eğitimi, referansları ve amaçları başka! İnce İngiliz siyasetinin de bu gelişmelere katkısı vardır. Türkiye Cumhuriyeti'nin zayıflaması, dinci -şeriatçı kadroların güçlenmesi, iş başına geçmeleri ve beklentilerine karşılık vermesini umuyorlar! Hatta bir 'halife' atanırsa, onun aracılığı ile hem Türkiye'yi hem de İslam dünyasını daha kolay kontrol edeceklerini umuyorlar. Nitekim en son padişah-halife, İngiltere'in Malaya zırhlısı ile Türkiye'yi terkedip gitmişti!..

Gavurun amaçları uzun erimlidir. Olup bitenleri unutmazlar. Uygun zemini beklerler. İçeride kendilerine yandaş ararlar ve bulurlar. Buldukları yandaşlar genelde karşı dünya görüşünden kişilerdir. Onlara sahip çıkarlar, el altından kollarlar. Zamanı gelince de piyasayasürerler. Gerektiğinde Cumhuriyetin eğitim araçlarını kullanıp 'prof ' gibi sıfatlar da alırlar.

Cumhuriyetin temel kurumları bunların elindedir. Adam oradan ağız dolusu söverken hiçbirinin gıkı çıkmaz! Belli ki onlarda içlerinden 'hıh!' diyorlardır.
Günümüzün sağ iktidarları, bunları el altından veya açıktan destekleyerek kullanırlar.
Aralarında, Cumhuriyetin değerlerini aşındırma amaç ortaklığı vardır. Cumhuriyetin temel taşları aşınırsa, hem yandaşları artacak; hem de Cumhuriyet tutkunlarının hevesleri pörsüyecektir!. Onların delile, somut bilgiye ihtiyaçları yoktur. Öfkeleri nereye kadar izin verirse oraya kadar dil uzatabilirler. Gazetelerde, dergilerde, tv. lerde istedikleri kadar yer bulurlar. Si-
yasi iktidarlardan maddi-manevi destek bulurlar.
Saçmalıklarını herkes kınar, siyasi iktidarın başları kınamazlar. Kınasalar bile mevsimi
geçtikten sonradır. Yalan söylemek onlar için mübahtır. Toplum içinde iki yüzlü, şizofrenik bir yaşam sürerler. Bunların örnekleri çoktur. Kim daha etkili söverse, piyasada değerleri artar. Siyasi destekle, 'çukur tarih' gibi müşterisiz dergileri milyonluk reklam alırlar. Alıcısı olmasa bile varlık içinde hayatlarını sürdürürler.

Bu böyle bir düzendir. Bunu bilmeyenlerin akılları, havsalaları söylenenleri algılamakta zorlanır. Üzülür ve umutsuzluğa kapılırlar. Öfkelenirler. Oysa kuş kuşluğunu yapmaktadır! Yemleyenlerin isteğini yerine getirirler..

1951 yılında Menderes'in çabasiyla çıkarılan 5186 sayılı Atatürk'ü Koruma Yasası metni aşağıdadır.
' 1. Atatürk'ün hatırasına, alenen hakaret eden veya söven kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile ceza-
landırılır. Atatürk'ü temsil eden heykel, büst veya abideleri veya Atatürk'ün kabrini tahrip eden, kıran, bozan
veya kirleten kimseye bir yıldan beş yıla kadar ağır hapis cezası verilir..Yukarıdaki fıkralarda yazılı suçları
işlemeye teşvik edenler asıl fail olarak cezalandırılır.
 2. Birinci maddede yazılı suçlar iki veya daha fazla kimseler tarafından toplu olarak işlenirse; umumi veya
umuma açık mahallerde yahut basın vasıtasiyle işlenirse hükmolunulacak ceza yarı nispetinde artırılır. Birinci maddenin ikinci fikrasında yazılı suçlar zor kullanılarak işlenir veya bu suretle işlenmesine teşebbüs olunursa verilecek ceza bir misli artırılır.
    3. Bu Kanunda yazılı suçlardan dolayı Cumhuriyet savcılıklarınca re'sen takibat yapılır.
    4. Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.'
    Sağlıcakla kalın... Hasip ÖZTÜRK
    Saliyazilari.blogspot.com., Bursa, 15.05.2017, hasipozturk@hotmail.com

25 Temmuz 2015 Cumartesi

Atatürk'ü Koruma Kanunu




  1. Bu Kanunu Adalet Bakanı yürütür.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder