Tartışma
kültürü demokrasilerde vardır.. Tartışma, gelişmişlik
ölçütüdür.
Tartışma
bir birikim işidir; dinlemeyle, katlanmayla ve sabırla yürür.
Uygar topluma has
bir niteliktir. Söyleyenin dinleyene, dinleyenin söyleyene saygısı
ve tahammülü vardır.
Birbirinin
dediklerine kulak verirler! Tartışma alınacak karara destek ve
katkı sağlar. En azından
böyle umulur!..
İktidar,
oldu bittileri seviyor! İş bitirici, acul ve becerikli görünmek
ister! ' Kendine göre planladığı ' şeyleri,
yandaşlarıyla bitirme çabasında! Sorun burada başlıyor!
Kendine göre planlamak! Yapılacak şey, bugünün, yarının
ihtiyacını görecek; bir tesistir, yatırımdır, kural
belirlemedir. Yani sadece iktidarı değil toplumun tümünü,
kamunun yararını ilgilendirir.
Herkesin
yaşamını, geleceğini etkileyecek karar verilirken; kamuoyunun da
hakkı verilmelidir.
Doğru anlatılmalı, doğru bilgilendirilmeli, sivil kitlelerin
bilgi sahibi olması sağlanmalıdır.
STK deyip duruyoruz. Bu, halkın sivil örgütlenmesi demektir.
Dernekler, vakıflar, meslek odaları, esnaf odaları, platformlar,
siyasi partiler vb. STK'lardır. Arkasında bir
halk kitlesi vardır. Bir düşünceyi, fikri, toplumsal çıkarı
temsil ederler. Çıkarları her zaman
ticari değildir. Parasal kaygıları yoktur..
Çevredir,
iklimdir, sanattır, tarihtir, sosyal yaşamdır, enerji tutumudur,
ekmeğin israf edilmemesidir, yer altı sularıdır, çevre
kirliliğini önlemedir, havanın yörede temiz dolanımıdır,
sağlıklı yaşam ortamıdır, daha az gürültüdür, kolay
ulaşımdır, sağlıklı beslenmedir, iletişimdir,
doğru haber alabilmektir, şeffaflıktır, şehrin silüetidir!
Saymakla bitmez, kaygılardır, hedeflerdir, umutlardır!..
İktidar
tartışmak istemiyor! Ben yaptım oldu demeye yatkındır! Yatkınlık
iktidarın başından
geliyor! Tek seçici, tek karar verici ve tek uygulayıcı o olmak
istiyor! Ne yargı bağımsızlığına,
ne erkler ayrılığına tahammülü var, ne de saygısı! Hepsi 'O' !
Yargı
reformu diye Anayasa değişikliği geçirdi! Şimdi yaşanın
sıkıntıların, paralel yapının
kaynağı odur. Hani o davaların 'savcısı' idi. Şimdi bütün
kötülükleri onlardan biliyor! Kabahatleri onlara yükleyip
tertemiz çıkmak için debeleniyor! Eleştirileri ağız burun
kırarak defediyor Mecliste!
Haliç'den
Metro köprüsü geçirmiş! Süleymaniye'nin, Şehrin silüeti
umurdun olmamış! Üçüncü
Havalimanı yapılacak! Gerekiyorsa yapılır. Bu ayrı bir
karardır. Nereye ne ölçüde yapılacağı ayrı bir karardır.
Kamusal kararlar, kamu yararına dayanır. Kamunun çıkarı neyi erektiriyorsa
o yapılır!
92 milyon metrekare alanın acele kamulaştırılması
kararı verilmiş.Orman
alanı var, çalılık var, su kaynakları var, göller, sazaklar
var, su havsazı var, Terkos Gölü
var. Karandeniz'e kadar uzanıyormuş, içinde köyler varmış.
Hayvan yetiştirirlermiş.Kayıpları
nasıl karşılanacaktır?
92
milyon metrekare yeterli midir? Fazla mıdır? Fazlası
kamulaştırılmış ise amaç nedir?
Gelecekte buraları özel ve güzel sektöre, yandaşlara rant
alanı mı ayırılmıştır? Bu
acele niye, el çabukluğu niye? Trakya' yı ikiye bölecek kanal
projesi gibi. Gece rüyada gör, gündüz kazmaya sarıl! Olacak iş
mi?
İnternete
erişimi engelleme yasası, kavgalı döğüşlü oturumlarla
Meclis'den geçti! Karşı
çıkanlar ağır biçimde eleştirildi ve suçlandı!
'Paralel Yapı' ile ilişkilendirildi! Siz
on yıllar boyunca işbirliği içindeydiniz! Dedikleriniz,
ithamlarınız size teget mi geçti
yoksa! Sadece bir kaçından söz edebildik.
Vaktiyle
tartışılabilseydi, karşı çıkanlara kulak verilseydi, hiç
bunlar olur muydu?
Boğazın
altından yol geçirilirken, tarihi eserleri, çanak çömlek diye
küçümsediniz. Sonra zeminde sakıncalı yerlere oturulduğundan
söz edildi. Tartışma ortamı olabilseydi, ürtiker çıkarmadan
boğazın altından gelip geçerdik!
Demokrasi
zordur! Herkesin ağzına bakarak “at kuyruğu” kesme
zanatıdır! Sabır ister,
saygı ister, olgunluk ister! Ne at ziyan olur, ne kuyruk elde kalır!
Acemi gavur eşeğinde
öğrenir diyenlere kulak asma! İnanma! Boş yere ustayım diye
kasılma! Makas keser,
kıl görünüverir kucağında!
Sağlıcakla
kalın...
Hasip
ÖZTÜRK
Saliyazilari.blogspot.com,
17.02.14, Bursa . .
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder