Günün
yaygın söylemi bu! 'İnternetime dokunma!'
Devletin
yürütme kanadı istedi, MeclisE internet üzerinde denetim
yasasını, Torba Yasa içinde kabul ettirdi. Meşrutiyette ' Gavur'a
gavur denmeyecekti!. Şimdi de 'hırsıza hırsız' denmeyecek!
Medya
denilen yazılı, sözlü, görüntülü iletişim kurumları üstünde
hükumet otorite oluşturdu. Medya kurumları embedded oldular.
Toprağı bol olsun Abdülhamit Han bile bu
kadarına pes!! demiştir. O, boş gazeteler çıkartırdı. Şimdi
zorunlu övgüler ve suskunluk çıkıyor!
Usulsüzlük, yolsuzluk haberleri sansür ettiriliyor. 'Alo Fatih!'
diyor uzaktan!.. Yetiyor..
Yolsuzluk haberleri hasır altına giriyor! Özgür basın, özgür
medya böyle çalışıyor. Televizyonun
alt yazıları bile bir emirle siliniyor!
Elbirliği
ile yolsuzlukların önü kapatılıyor! Soruşturma başlatan
savcılar, adli polisler; paralel yapı savcısı diye yaftalanıp
işten alındılar. Anayasa hükmüne göre kimse hakimlere,savcılara
yol gösteremez, baskı yapamaz vs. Meclis Başkanı bile,
Anayasa'nın 138.nci maddesinin fiilen Anayasa'dan çıkarıldığından
yakınıyor. Yargıçlar, savcılar hallaç pamuğu gibi
atıldılar!. Elleri eteğine uzanmış! Yıllardır kan kusanlar ne
olacak?
İnternet,
'insanları itibarsızlaştırıyormuş', 'ahlaksızlıkmış!'
Eyvallah! Doğrulara katılırız! Ayakkabı kutuları dolusu
paraları, falandan şu kadar yüz milyon dolar salma salmaları internetçiler
mi yaptı? Bunlara gelince ahlak çuvala mı girdi, zırhlı minibüse
mi? Bunları
internet kullanıcıları mı yaptı? Paralel yapılanma mı?
Medya
sindi! Sinmeyenler üstünde RTÜK ceza üstüne ceza yağdırıyor!
Kimi vergi şoku yaşadı! Kimine kredi kullandırıldı, ipin ucu
teslim edildi. Kiminin yazarı, çizeri içeri tıkıldı!
Kimi
işten atıldı! Kimi ihale aldı, sustu! Medya kurumlarının
her birinin susmak için, övgü düzmek için haklı (!) bir sebebi
var! Halkın doğru haber alma özgürlüğünü yok etmenin haklı
sebebi var mı? Sıra
internette! İnternet kuralsız mı kalsın? Tabi ki bir düzeni
olsun. Özel hayat korunsun.Müstehcenlik,
çocuk istismarı, fuhuş vb. bunlar önlensin. Buna kim itiraz
edebilir? Buna has hükümler
var zaten!
Amaç interneti bahane edip yolsuzlukların
konuşulmasını, tartışılmasını haber
yapılmasını önlemektir! Fikir özgürlüğü, haber alma
özgürlüğü, fikirlerin paylaşılması arada kaynayacaktır.
Hukuk asgari ahlaktır. Kuralı uygulayacak olana güven olmayınca,
en iyi yasa bile iktidarı azdırır. Korkum o ki, internet denetimi
altında yolsuzluklar, ahlaksız ilişkiler halkın gözünden,
kulağından saklanacaktır..
Medya
susturuldu. Geride internet ile fısıltı gazetesi kaldı! Fısıltı,
geçmişin en etkili interneti sayılırdı. Bırakın kim neyi
söylemek isterse söylesin, kim neyi duymak isterse duysun!
Engellemek neye yarar? Kaçışı yok bunun!
Suriye'ye
taşınan tırların içinde ne vardı? Devletin öteki ucu görseydi,
herkes için güvenilir
tanıktı. Ya şimdi? Fısıltı gazetesi çalışıyor! Yedi tır
dolusu nelerin taşındığını söylüyor!
Kim fısıltıdan kendini koruyup savunabilir? Ağzı olan
konuşacaktır..
İnternet
yasası çıktı! Hırsızlıklar duracak mı? Peşkeşler bitecek
mi? Milyon dolarla salma salmalar ne olacak? Kim kime milyon
dolarları, neyin karşılığında ödedi. Bu paralar kimin cebinden
çıktı? Kimin cebine girdi? Bu sorular susacak mı?
Hem
parayı veren biri 'Milletin a.na..” demiş! Bunu diyen onursuz
kimdir? Ardında duran kimdir? Bu küfür Anayasal düzene değil
midir? Anayasa düzeni ne olacak? Bir kereyle bir şey olmaz mı
denecek? Anayasa'nın 90.ncı maddesinde sözü edilen Uluslararası
anlaşmalar ne olacak? Onları da susturabilecek misiniz?
Bu
ham hayallerden vazgeçin! Bilmem kacıncı anayasa paketi de
çıkarmayın. Her defasında salam dilimi gibi kesip atıyorsunuz!
Sonu yok! Rahmetli Menderes'in parasal yolsuzluğu yoktu! Tahkikat
Komisyonu başını yedi! İbret alan yok mudur?
Sağlıcakla
kalın...
Hasip
ÖZTÜRK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder