3 Ocak 2018 Çarşamba

CAMİ DUVARI


Bizim değer yargılarımız arasnda 'cami duvarı' dokunulmazdır. 'Eceli gelen it,
cami duvarına şey edermiş' derler. İtin ne ettiğinden haberi yoktur ama sokaktaki
insanımız bunu hoşgörüyle karşılamaz!..

Lozan Anlaşması, Türkiye Cumhuriyetinin tapu senedidir. Ele, güne karşı
varlığımızın güvencesi ve meşruiyetidir; tartışılamaz, yok sayılamaz.
Eleştirilmez mi elbette edebiyle eleştirilebilir.
Ne hikmetse bazıları Lozan Anlaşmasına saldırmaktan geri durmazlar. En azından “Hezimet!” olduğunu savlarlar. Ardından döner 'Lozan Tapumuzdur' lafı ederler.
Hızlarını alamaz 'Lozanı güncelleyelim!' lafı ederler! Buna kafa karışıklığı denilemez.
Bilgisizlikse giderilir. Bu kasıtlı ve bilinçli bir saldırıdır..

M.K.Atatürk'ün ürettiği ne varsa, bunlara karşı olmanın, bir göstergesidir. Nitekim, özelleştirme başlığı altında, Cumhuriyet birikimlerinin neredeyse tümü satılmış ve
iktidarlarını sürdürmeye kaynak yapılmıştır. Hatta Atatürk'ün kendi birikimi ile satın
aldığı, kültüre aldığı Atatürk Orman Çiftliği bile yağmalanmaktan kurtulamamıştır.
Ankara halkının nefes alacağı bu yeşillik alanlar betonla kaplanmıştır. Son duyum
ABD Büyük Elçiliği'ne, yok bahasına, geniş bir toprak verildiğidir...

           Saldırırken “ iki ayyaş”dan biri diyecek kadar ölçüsüzdürler. O'nun mirasını
           harcarken de öylesine ölçüsüzdürler..Ucunda emekleri yoktur! Tepe tepe harcamaktan
           çekinmezler. Ölüleri hayırla yad etmek bizim genel kültürümüzde vardır. Dini kültürü-
           müzde de, aynı değer yargısı vardır. Ağızlarını açtıklarında bütün değerleri unuturlar:
           suçlar, suçlar, suçlarlar!...

          Bu ülkeyi, Cumhuriyeti, eriştiğimiz refahı O'na borçlu olduğumuzu unuturlar!..
          Oysa Atatürk sevgisi ve saygısı milletimizin ortak paydasıdır. Yediden yetmişe
         herkesin gönlünde açık ve gizli Atatürk sevgisi ve saygısı vardır..Ülkemizde, hiçbir
         fani bu denli sevgiyi haketmemiştir. Bu arada 'Keşke Kurtuluş Savaşı'nı kazanmasaydı'
         diye hayıflananlar meczuplar vardır. Hatta Kurtuluş Savaşı diye bir savaşın, hiç yaşan-
         madığını savlayanlar da....

         Başarıyı kıskananlar hep olmuştur. İnsanın doğasında vardır bu sosyal körlük.
         Habil-Kabil sendromu, insanlıkla yaşıttır. El İnsaf! Edep ya Hu! Sözleri de bizim
         dilimizdedir.
        Oysa Atatürk, Cumhuriyet ve Cumhuriyet ilkelerimiz; Lozan Barış Anlaşması,      
        Misak-ı Milli de bizim camı duvarlarımızdır. Kimsenin saygısızlık etmemesini
        ummak hakkımızdır..
        Demokrasimiz, eşit yurttaşlar olma arzumuz, ülkümüz, birlik ve bütünlüğümüz
        de cami duvarlarımızdır. Ülkümüz yükselmek, ileri gitmektir! Varlığımız, Türk varlığına
        adanmıştır. Yöneten ve yönetilen herkesin bunlara saygı duyması, gözetmesi vazgeçilmez
         talebimizdir.

        'Ne mutlu Türküm diyene!', diyebilenler de cami duvarımızdır!
        Anlayan anlamıştır gayri!
        Sağlıcakla kalın... Hasip ÖZTÜRK

Saliyazilari.blogstop.com. 02.01.2018, Bursa hasipozturk@hotmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder