ECDAT DEDİKLERİ
Muhteşem Yüzyıl, karşılıklı atışmalara ve çekişmelere sebep oluyor!.
Sayın Başbakan,” Ecdadımız” dediği Muhteşem Süleyman'ın harem hayatından
rahatsız olmuşlar. Kalemşörleri hemen harekete geçmişler! Ecdadımız ömrünün
otuz beş yılını at sırtında geçirmiştir diye kalem sallamışlar! .
“Ecdadımızın gittiği her yere gideriz!” diye devletli ve çerçevelik bir laf
edilmiştir. Diziler “belgesel” değildir. Ticari bir maldır. Alıcılarına, seyircilerine
renkli, maceralı ve heyecanlı görünmelidir! Eskiden “ renkli, türkçe, sinemaskop,
36 kısım tekmili birden” diye reklam edilirdi. Öyle olmalı ki “ reyting” yapsın!
Para kazandırsın! Dizi dediğin böyle bir şeydir..
Bu diziler bir kültür satışıdır! Eskiden sinemalar, televizyonlar Amerikan
filimleri gösterirdi. Dünya Amerikan tarzı yaşamı bu filimlerle tanımıştı..Şimdi
onların yerinde yerli diziler at koşturuyor! Bundan gocunmanın gereği yoktur!
Dünyanın üçte birinde müşterileri vardır. Müslüman ülkelerde, Arap ülkelerinde,
Orta Asya'da Türki devletlerde sıklıkla ve merakla izlenmektedir.
Bu yaz Orta Asya ülkelerini ziyaret eden bir dostum, gençlerle çok kolay Türkçe
anlaşabildiğini söyledi. Çok şarşırmış! “Siz Türkçeyi Türkiye'de mi öğrendiniz?”
diye sormuş. “ Hayır burada, dizilerden öğrendik.” demişler! Türk dizilerinın oynadığı
günlerde sokaklar boşalırmış! Memati ile Polat Alemdar çok sevilirmiş. Herkes onlar
gibi konuşmaya özenirmiş! Yazık ki, dizide Memati'yi öldürdüler!..
Kim kimin ecdadıdır orasını bilmem!
Osmanlı, ülkeyi devşirmeler eliyle yönetti! Türk ve Türkmen halkı yönetimden
dışladı. Çoğunca padişah karıları da, padişah anaları da devşirme asıllıdır. Padişahları
ecdat sayanlar, padişah analarını da ecdat bilirler herhalde! Elmayı soyup yemeye
benzemez bu işler!
Hürrem Sultan, daha ilk günde, “bayılma” numarasıyla Sülüman'ı kafese koymuştu!
Zeki bir kadındı. Bazılarının ecdadını öyle idare etmiştir ki, kendisine nikah bile
kıydırmıştır. Nikahlı tek padişah karısı ve padişah anası sayılır!Kızını Rüstem Paşa'ya
verdirecek, sonra da sadrazam yaptıracak kadar beceriklidir. Pargalı İbrahim'i sadrazam
iken, Şehzade Mustafa'yı Süleyman'a boğduracak kadar entrikacıdır!
Ecdat Süleyman, bu dolmaları “hık!” demeden yutmuştur!
Yavuz Sultan Selim kendini halife ilan eden ilk padişahtı! Kanuni Sultan Süleyman
Yavuz Sultan Selim kendini halife ilan eden ilk padişahtı! Kanuni Sultan Süleyman
ve II. Selim otomatik olarak halife sayıldılar. Son Abbasi halifesi III. Mütevekkil'in
Halifeliği ne derece meşru idiyse, bunların halifeliği de o derece meşru idi..
Muhteşem Süleyman ilk Viyana Kuşatması'ndan sıfır puanla dönmüştü!
Aslında bu Osmanlı'nın fetih çağının da sonu anlamına geliyordu.
Sarı Selim namıyla tahta geçen II Selim, Osmanlı'nın fren balatası olmuştur!
“Allah!Allah!” diye gittikleri yerden, II. Selim'den sonra “Allah allah! Allah allah!”
diye şaşarak dönmenin ilk adımlarıydı. Halen de “Avrupa Birliği'nin” kapısında sıfır
çekmekteyiz!
Bırakın dizileri çekenler çeksin! Siz isterseniz “ belgesel” yaptırıp ecdat bildiklerinizin
tarihlerini yayınlarsınız-! Bunlar televizyon yayınıdır! Okul değil, seyirliktir! Hem işe
yarıyorlar! Halk ciddi işlerden, işlerin kötüye gitmesinden uzaklaşıp hayal alemine dalıyorlar.
Oylarını esirgemiyorlar! Daha ne istiyorsunuz?
Dede Fatih Sultan Mehmet, devlet düzeni gerektirdiğinde “kardeşlerinizi öldürün!”
demişti. Torun Süleyman bu işleri sağlığında halletmiş!. Oğul Sarı Selim'e kılçıksız teslim
etmişti tahtı! Hürrem öyle istemişti! Ömrü bunu görmeye yetmedi, istediği olmuştu!
Eski Karaman Beyliği halkı Osmanlı'yı sevmezdi. Osmanlı da bunu bildiği için yöre
halkını Balkanlara, adalara ve uçlara sürmüştü! Balkan harbinde soykırıma uğrayan Türkler
onlardı! Sağ kalanlar “ göçmen “ diye döndüler. Kalanlar da onlardandı!
Ecdadımız sözü, bana sevimsiz geldi!
O Ecdat oğluna kıydığı gibi, halkına da kıymaktan geri durmamıştı!
Sağlıcakla kalın... Hasip ÖZTÜRK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder