5 Haziran 2012 Salı

BAK GİT

BAK GİT!”
Dünyada silah sektöründen fazla, gelir getiren sektör, fuhuş sektörüdür!
Otuz beş milyon kadın ve biraz da erkek, açık veya gizlice bu pazarın içindedir.
Silah sanayiinden daha zengin, yıllık geliri 200 milyar dolarlık bir pazar bu!..
Çoğu ülkelerde yasaktır. Yasaklara rağmen ortaya çıkan tablo vahimdir..
Tayland gibi bazı ülkelerde, turizmin en çekici enstrümanıdır. Kadın vücudunu
satarak geçimini sağlar. Mafya bu pazarın aslan payını alır. Devlet vergisini..
ABD'de 18-35 yaş arası kadınların %4'ü bu sektörün içinde imiş. Bunların
% 60' ı siyahilermiş. Yani faal yaştaki yirmi beş kadından biri bu yolun yolcusu..
Almanya'da legal yollardan 400.000 kadın fuhuş sektöründe iş görürmüş.
Aralarında %2 oranında erkek de varmış. Sektörün yıllık cirosu kırk milyar dolarmış.
Japonya gibi bir ülkede yıllık cirosu, otuz milyar dolara dayanmış!
Türkiye'de genelevlerde kayıtlı, ruhsatlı üç bin kadın, resmen bu sektörde imiş.
On beş bin kadarı da gizli-açık sektörün içindeymiş. Otuz bin kadarı da ruhsat
almak için sıradaymış! Yani 18-35 yaştaki kadınların % 1'e yakını aşikar ya da
gizlice bu sektörün içindeymiş. Üç milyon kadar erkeğe hizmet verirlermiş. Yıllık
cirosu 3-4 milyar dolarmış.
Bu mesleğe dünyanın en eski mesleği derler!
Amsterdam'da bu sektördeki kadınları temsil eden, “Belle” adlı heykelin
kaidesinde “Dünyanın bütün seks işçilerine saygıyla” diye yazılıymış..
Bunun için kadınlar suçlanamaz..
Bir kadın varsa, bir de erkek vardır. O erkekler de bu toplumun içindendir.
Sen, ben, o veya biz, siz onlardır!.
Zina suç idi, böyleydi! Bu gün zina suç sayılmıyor, ama sonuç üç aşağı, beş
yukarı aynıdır. Olayın temeli kolay kazançtır. Teşviktir. Zorlamadır. Haksız kazançtır.
Mafya işidir. Ama varılan yer çok ağır bir tablodur. Dünyanın gelişmiş ülkelerinden
verilen örnekler, daha vahim tablolardır.
En ağır cezaların uygulandığı ülkelerde, ağır önlemlere karşın, sonuç pek değişmemiştir.
 İran muta nikahı yaptırarak, bu işi çözdüğünü, meşrulaştırdığını sanıyor-muş. İşin özü değişmiyor ki!
Sadece başını kuma sokuyor zahir!..
Hadi bunlar geçim içindir! Eski mesleğin(!) icrasıdır!
Oyunu satmak nasıl bir iştir?
Kendini, beynini satmak nasıl bir iştir?
Daha mı meşrudur?
Ya medyada “tasmalı” olanlar kimlerdir?
Uluslar arası “tasmalı” denilenler...
Ya da tasması indirilenler?
Yabancısı olunca “yerlisi”, yerli tasmalılar olmaz mı? En yetkili ağızdan
çıkan sözlerden böyle anlaşılıyor!
Tasma takmak, tasma çıkarmak, kendi tasmasını takmak ne menem iştir?
Dünyanın en eski mesleğini icra etmek daha namuslu bir iştir!
Tasmalı olanların işi zor!
Bak git! Demekle olmuyor! Arz ve talep yasası bu! Torba yasa ile büzemezsin!
Bu bir veda yazısı olabilir! Formata uymadık! Uyamadık!
Sağlıcakla kalın... Hasip ÖZTÜRK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder