ATATÜRK
“Ve aleykümesselam!”
Atatürk'e iftira moda olmuştur!
Ağzını açan, eline kalem alan bazı 'mihraklar' iftirada yarış ederler!
Kimi diktatör der, kimi dinsiz!
Ölmüşleri hayırla anın denilse de boşuna!.. ......
Atatürk diktatör değildi. Kararlıydı! Amacı gerçek bir demokrasiye erişmekti!
Meclis kararı almadan hiçbir eylemde bulunmamıştı..
Kurtuluş Savaşı'na Heyet-i Temsiliye ile başlamış, Türkiye Büyük Millet Meclisi
ile devam etmiştir. Kararların alınmasında her zaman ağırlığı olmuştur. Yoldan sapmaya izin vermemiştir.
Tek başına karar almamıştır. İkna etmiştir, inandırmıştır ve kararları
Meclis almıştır. Başarıları da Türk Milleti'nin başarısı saymıştır! Türk Milleti'nin naçiz bir
evladı olmuştur..
Tek partiyi aşmayı, çok partili rejime geçmeyi birkaç kez denemiştir!
Altyapı oluşmadan, demokrasi fikri uyanmadan, bağımsız yurttaş kimliği benliğe girmeden, demokrasi olmamıştır!.Hala da olamamıştır!..
Suudiler'de mezar anlayışı yoktur! Bütün mezarların yok edildiği bilinir. 1926 yılında
zamanın Suudi Kralı Haz. Muhammed'in mezarını yıkmak ve düzlemek ister. Bu fikir
duyulunca Mustafa Kemal, Suudi Kıralı'na! “Bir taşına bile dokunursanız orduyu aşağıya yollarım!” mealinde bir telgraf çeker!..
Mescidi Nebevi ve içindeki Haz.Muhammed'in mezarı yıkımdan kurtulur!
Yanındaki sahabe mezarları dümdüz edilir!
Bu Mustafa Kemal'in daha Atatürk sanı almadan yaptığı bir eylemdir! Dinine ta'an edenler bunu saklarlar! Onu sevenler bunu ortaya koymazlar! Belki haberleri de yoktur!
Şimdi mangalda kül bırakmayanların gözü önünde, Ecyad Kaleleri yıkılmış ve yerine
lüks oteller yapılmıştır! Osmanlı döneminde yapılan, Kabe'nin atrafındaki revakların yıkılması şimdi gündeme
gelmiştir! Nerede bir Mustafa Kemal? ....
Atatürk'ün son sözünün “saat kaç!” olduğu söylene gelmiştir. Şimdi öğreniyoruz ki,
işin aslı öyle değildir! Atatürk'ün son sözü “ Ve Aleykümesselam!” olmuştur.
İsin aslını ölürken başucundan ayrılmayan Hasan Rıza Soyak'ın anıları söylüyor!
Gelelim bu selamlaşmaya!
Nahl Suresi'nin 16/32. ayeti me'alen “ Melekler onların canlarını iyi kimseler olarak alırken ' Selam size! Yapmış olduğunuz iyi işlere karşılık girin cennete!'derler.” ( Diyanet Me'ali);
Elmalılı M.H.Yazır- Sadeleştiren İlmi Araştırma Heyeti-: cüz:14, S:16: a:32:s:155'de
“O muttakiler ki, hoş ve güzel bir halde iken melekler onların, ruhlarını alırlar.
Onlara: “Size selam olsun! Yaptıklarınızdan dolayı Cennete girin!” derler. “ diyor.
Bunu, kötü maksatlılar saklar!
Hakikat birgün gelir, müfterilerin suratına şamar olur iner! ....
Her mümin, her muttaki (itikat eden) ruhunu teslim ederken, meleklerle selamlaşır!
Kimi gizli, kimi aşikar! “ Ve Aleykümesselam!” demesini Atatürk'ün ruhunu teslim ederken, meleklerle selamlaştığına yoruyoruz. Mümine düşen hayra yormaktır!
Dini siyasetin emrine verenler, dini siyasetin aracı yapanlar bu incelikleri bilmezler!
Bilenler de bilmezden gelirler! Çıkarları ağır basar! Onlara Kur'anı Kerim'in Nahl suresi'nin 32.nci ayeti
cevap versin! “ Melekler onların canlarını iyi kimseler olarak alırken ' Selam size! Yapmış olduğunuz iyi işlere karşılık girin cennete!'derler.” ( Diyanet Me'ali)
Ne diyelim, Allah, cümle mü'mine böyle selamlanma ve “ Ve aleykümesselam!” demeyi nasip etsin! Nasipsizler de bu dünyanın nimetlerinde ve yalanlarında boğulsunlar!
Sağlıcakla kalın... Hasip ÖZTÜRK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder